DİYARBAKIR – Muş merkeze bağlı Sungu köyündeki evine düzenlenen baskında gözaltına alındıktan sonra İl Jandarma Komutanlığı’nda saatlerce işkence gören 32 yaşındaki Muhammed Erol’un avukatı Tarık Güneş, jandarmaları “İşkence”yle suçladı , “Özgürlüğün Kısıtlanması”, “Görevi Kötüye Kullanma” ve “Suç bildirmeme”. Suç duyurusunda bulundu.
‘3 Jandarma Tarafından 4 Sivil İşkenceye Maruz Kaldı’
Erol’un gözaltına alındığı süre boyunca herhangi bir rastgele saldırı veya kötü muameleye maruz kalmadığı ve birçok köylünün bu duruma tanık olduğu belirtilen kabahat ihbarında, Erol’un tutuklanana kadar herhangi bir rastgele saldırı veya zorbalığa maruz kalmadığı da kamera kayıtlarında açıkça görülüyordu. İl Jandarma Komutanlığına gitti. Hata duyurusunda, Erol’un saat 17.00 sıralarında İl Jandarma Komutanlığı’na götürüldüğü, MS isimli tanığın ise 18.30-19.00 saatleri arasında İl Jandarma Komutanlığı’na giderek Erol’un güzel olduğunu doğruladığı belirtildi. Bu saatten sonra bir üsteğmenin odasına götürülen Erol’ün, burada 4 sivil ve 3 üniformalı jandarma özel kuvvetleri tarafından işkenceye maruz kaldığı belirtildi.
‘SU İLE ISINMAYLA İŞKENCE DEVAM EDİYOR’
‘Acımasız dayak ve ayıklık’ şeklinde devam eden işkence sırasında, Erol’un fenalaştığı ve saat 22.55’te Muş Devlet Hastanesi’ne kaldırıldığı bilgisi, hastane giriş tutanağıyla birlikte kabahat duyurusunda yer aldı: Şişme denendi buz tedavisi ile azaltılabilir. Öte yandan yönteme aykırı ismin yer aldığı inceleme raporu düzenlenerek ertesi gün avukatı olmadan ifadesini alarak adliyeye sevk edildi. Nasıl ki o gün saat 21.00’de gözaltı kararı verilmişse, bu tutuklamaya yol açan suçtan değil, memura direnme ve direnme suçlarından alınmıştır.”
EKSİK DARP RAPORU: ATK’YA BAKIN
Muş Devlet Hastanesi’nden alınan darp ve cebir raporlarının hikâyeyi ve hikâyenin uyumunu içermediği belirtilen suç duyurusunda, yaralanmaların nasıl meydana geldiği ve ekimozun hangi aşamada olduğuna dair rastgele bir konu yer almadı. İsimli Tıp Enstitüsü’ne gönderilerek yeni bir rapor talep edildi. kurmak.
MUŞ BAR’I: AKTİF VE Objektif Bir Soruşturma Yürütülmeli
Öte yandan Muş Barosu’ndan yapılan açıklamada, “Kolluk görevlilerinin, görevlerini yerine getirirken hukuka bağlı olmaları ve hukuk sınırları içerisinde görevlerini yerine getirmeleri gerekmektedir. İşkence, imza attığımız uluslararası anlaşmalarda kesinlikle yasaktır. Türk Anayasası’na ve Türk Ceza Kanunu’na taraftır. Bu, hukukun üstünlüğünün ciddiyeti ile bağdaşmaz. “İşkence sahnelerinin failleri hakkında derhal aktif ve tarafsız bir soruşturma başlatılmalıdır. Aksi tutum, cezayı hoş gören, cezasızlık politikasını pekiştiren bir sonucu kaçınılmaz kılmaktadır. Muş Barosu İnsan Hakları Merkezi olarak söz konusu görüntüleri şiddetle kınadığımızı ve hukuki süreci takip ettiğimizi kamuoyuna saygıyla duyururuz.”
